• Nevavprestij
GÜNCEL Haber Girişi : 15 Mayıs 2020 16:16

20 yıllık astım hastası Koronavirüs’ü yendi.. Umut oldu!

20 yıllık astım hastası Koronavirüs’ü yendi.. Umut oldu!
İzmir Çiğli Bölge Eğitim Hastanesinde korona virüs (Covid-19) tedavisi gören 51 yaşındaki kronik astım hastası Osman Şekerci taburcu olurken, Şekerci’yi sağlığına kavuşturan doktor ve hemşire de yaşadıkları süreci anlattı.

İzmir’de 20 yıldır kronik astım ile mücadele eden Osman Şekerci, Covid-19 hastalığına yakalandı. Boğaz ve baş ağrısı şikayeti ile başlayan süreçte, İzmir Çiğli Bölge Eğitim Hastanesine başvurdu. Şekerci, durumunun gittikçe kötüleşmesi ile beraber yoğun bakım servisinde yaşam mücadelesi verdi. Şekerci sağlığına kavuşup taburcu edilirken, sağlık çalışanlarına teşekkür etti. Öte yandan Şekerci’nin hayata tutunmasını sağlayan doktor ve hemşire de pandemi sürecinde yaşadıklarını anlattı.

voyage otel

Bilinç kaybı yaşadı


Yaşadığı sürecin oldukça zorlu olduğunu belirten hasta Osman Şekerci, “Süreç içerisinde bilinç kaybı yaşamaya başladım. En büyük korkum, bu hastalığı aileme bulaştırmış olabileceğimdi. Küçük kızımda boğaz ağrıları başladığında hemen tetkikler yapıldı. Çok şükür Covid-19 olmadığı anlaşıldı. Yoğun bakımda gördüğüm tedavi sürecinde sağlık çalışanları büyük bir mücadele verdi. Onlar bizden daha büyük risk altındalar. Sabahtan akşama kadar virüsle mücadele ediyorlar. Kendimden daha çok onları düşünüyorum. Tüm sağlık çalışanlarına çok teşekkür ederim. Hayatlarını bizler için tehlikeye atıp tedavimizi yapıyorlar” dedi.

“Kızlarımdan ayrı olarak görevimi yapıyorum”


Salgınla mücadelede en ön safta görev alan hemşire Şerife Kürkçü, yoğun bakımda hastaları kurtarmak için çalıştıklarını belirterek “Salgının başlaması ile Covid-19 yoğun bakımında görev almaya başladım. Çalıştığım yoğun bakım servisine sadece pozitif hastalara geliyor. Hastalarımız bizi bu koruyucu kıyafetler ile görünce korkuya kapılıyorlar ve yaşadıkları süreç ile ilgili büyük bir endişe içinde oluyorlar. Koruyucu kıyafetlerimizin başta onların sağlıkları için olduğunu hastalarımıza anlatıyoruz. Yoğun bakım servisimizde kahvaltısından, tedavisine kadar tüm profesyonel hemşirelik hizmetlerini yerine getirmeye çalışıyoruz. İki kızımla salgının başlamasından bu yana hiç yüz yüze görüşemedim. Ailem büyük bir korku yaşıyor. Ama ben mesleğimin gerektiği profesyonel hizmeti yerine getirmek için buradayım. Hastalarımızın sağlığına kavuştuğunu görmek en büyük mutluluk kaynağımız” diye konuştu.

Ek hastalık olması tabloyu ağırlaştırıyor


Hasta Osman Şekerci’nin tedavisini yolun bakımda üstlenen Anesteziyoloji ve Reanimasyon Uzmanı Dr. Ayçin Sıcakkan Pamukçu, hastalarda ek bir durum söz konusu olduğunda Covid-19 enfeksiyonunun ağır seyrettiğini belirterek, “Hastamızın solunum sıkıntısı giderek artmaya başladı. Üçüncü gün entübe etmeye karar verdik. 51 yaşında bir hasta olduğu için ayrıca bir önem göstermek zorundaydık. Uyguladığımız tedavilere ilk başlarda cevap vermedi. Bir ay yoğun bakımda entübe olarak tedavisini düzenledik. Yirmi yıldır kronik astım hastası olduğu için tablonun bu kadar ağır yaşandığını düşünüyoruz” bilgisini verdi.

“Pandemi sürecinde büyük önlemler aldık”


Sağlık Bakanlığı tarafından büyük önlemler alınarak salgınla mücadele ettiklerini söyleyen Dr. Ayçin Sıcakkan Pamukçu şöyle devam etti: “Ekipman ve malzeme sıkıntısı hiç yaşamadık. Hastanemizde bu konuda çok rahattık. Gereken her şeye gerek hastane yönetimi, gerekse de ekip arkadaşlarımız ile büyük bir uyum içinde gerçekleştirdik. Hasta yakınlarını haftada üç defa arayarak hastaları hakkında detaylı bilgileri paylaştık. Bildiğiniz gibi yoğun bakım ziyaretleri bu dönemde yapılamıyor. Bizler hastalarımızın en zor anında, yakınlarından bekledikleri sevgi ve şefkati onlara verdik. Aldığımız önlemler neticesinde başarıya ulaştığımızı düşünüyorum.”

“2 yaşındaki oğlum nöbetlere gitmemi istemiyordu”


2 yaşında bir oğlu olduğunu ve bu salgın sürecinde ona bulaştırmaktan çok korktuğunu belirten Dr. Ayçin Sıcakkan Pamukçu şunları söyledi: “Eşim ve ben bu durumdan çok endişeliydik. Kendi evimizde de ekstra önlemler aldık. Oğlum nöbete gitmemi hiç istemiyordu. Eve geldiğimde onunla çok yakınlaşamıyorduk. Tabii küçük olduğu için durumu anlayamıyordu. Benden ilgi bekliyordu. Ayrıca nisan ayında ateşli bir hastalık geçirdi. Covid-19 olabileceğinden çok korktum. Ama kısa sürede toparladı. Muhtemelen başka bir hastalık geçird. Bu salgın süreci benim için çok stresliydi. Umuyorum bu süreci ülke olarak beraber atlatacağız.”