Turizmin hızla gelişmesinin ardından mandalina bahçeleri satılmaya, göç aldıkça imara yenik düşmüş. Buna bir de yanlış politikalar eklenince Bodrum mandalinası ekonomik değerini yitiren bahçelerin yerini konut ve turistik tesisleri aldı. Atılan yanlış adımlar nedeniyle ilçedeki ağaç sayısı yaklaşık 140.000’lere kadar gerilemiş durumda.
İmara açılmış olan ve veya hali hazırda imarı olan mandalina bahçelerinin üretici ve ekonomik sebepler neticesinde, bahçeler inşaat sahasına dönüş durumda. Bu alanlardaki, ağaçların kesilmesi ve veya sökülmesi nedeniyle 485.000 civarında ağaç kaybı yaşanmış durumda.
MANDALİNA BAHÇELERİ AZALDI
Pandemi sonrası tarım alanlarına malikanelerin inşa edildiği Bitez, Ortakent, Gümüşlük, Dereköy gibi mahallerde bulunan devasa mandalina bahçeleri tarihe karıştı. Mandalina bahçelerinin en çok olduğu bu mahallerde artık küçük ölçekteki bahçeler kalmış durumda. Bu bahçeler de bakımsızlık ve susuzluk nedeniyle verimini kaybetmiş durumda. Yarımadanın diğer mahallerinde de durum aynı. Bir çok bahçe imara açılmış durumda veya bakımları yapılmadığı için kaderine terk edilmiş durumda.
Yanlış politikalar nedeniyle geçtiğimiz yıllarda Bodrum’dan ihraç edilen mandalina miktarı 25 bin tonun üzerindeyken geçtiğimiz sene bu rakam 5 bin tonun altına kadar geriledi. Mandalina bahçelerinin de yüzde 70’ i yok olmuş durumda. Yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan mandalinaların korunması ve ekonomik değerinin arttırılması için Bodrum Kent Konseyi, Bodrum Belediyesi ve Bodrum Ticaret Odası’nın birlikte geçtiğimiz Nisan ayında ‘Mandalina Hareketi’ başlatılmıştı.
ARAS: EKONOMİSİ OLAN BİR SİSTEM KORUNUR
Kendisi de bir mandalina üreticisi olan Mandalina Hareketi Koordinatörü Erman Aras, bahçelerin yer yıl azaldığını belirtti. Mandalinanın gelir getirmediği için üreticilerce önemsenmediğini belirten Aras, “ Bodrum’un bitki örtüsü halen yeşil. Bu yeşilin içinde mandalina bahçeleri de var. Fakat bu alanlar her gün azalıyor. Nedeni ise var olan sistemde gelir getirmiyor mandalina. Gelir getirmediği için önemsenmiyor. Bahçeler ya satılıp inşat alanı oluyor ya da bakımsız bir şekilde bırakılıyor. Mandalina ünlük yaşamda sıkça kullanılan bir ürün. Çorbada, içecekler, gastronomide.. Bizler mandalinanın gelir getiren bir ürün olduğunu ortaya koymak için çalışıyoruz. Gelir getiren, para kazandıran bir ürün ortaya koyduğunuzda o zaman korunur. Geçmişte biz bu ürünü ihraç ederdik. Para etmeyince turizme yöneldi insanlar. Biz yeşil mandalinayı ön plana çıkartmak istiyoruz. Bu ürünün yeşilini kullandırmak, yaygınlaştırmak istiyoruz. Bu üründen esans çıkar, eğlence sektöründe içeceklerde kullanılır. Biz mandalina ekonomisi oluşturacağız. Ekonomisi olan bir sistem korunur” dedi.
Var olan bahçelerin korunması gerektiğini ifade eden Aras, “ Bu ürün yaşamın bir çok alanında kullanılır. Sıfır atık özelliğine bir ürün. Geçmişte ihraç ediliyordu mandalina. 25 bin tonun üzerinde ihraç edilen ürün şimdi 5 bin tonun altına düştü. Bizim amacımız var olanı korumak. Eskiyi geri getiremeyeceğiz ama var olan bahçelerimizi koruyabiliriz. Bu anlamda yerel yönetimlere de iş düşüyor. Planlama yapılması lazım, Üreticinin ürünlerini satabileceği bir mekanizma lazım. Her tarafı betona dönüştürürseniz hiç bir şey para etmez. Bu yüzden artık korumalıyız.”
Öte yandan Bodrum’da mandalinadan gazoz, lokum, reçel, sabun, sirke gibi bir çok yerel ürün üretiliyor. Mandalina Hareketi’nin hedefi bu ürünlerin yaygınlaştırılması ve daha fazla üretimi.