Usta sanatçı Edip Akbayram, zatürre tedavisi sonrası geçirdiği iç kanama nedeniyle Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alınmıştı. 4 Ocak’tan bu yana tedavi gören 75 yaşındaki sanatçı Edip Akbayram, çoklu organ yetmezliğinden dün saat 19:30’da hayatını kaybetti. İstanbul İl Sağlık İl Müdürlüğü'nden yapılan yazılı açıklamada, "Ülkemizin değerli sanatçılarından Edip Akbayram, yaklaşık iki aydır tedavi gördüğü Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yapılan tüm tıbbi müdahalelere rağmen hayatını kaybetmiştir. Sağlık ekiplerimiz tarafından kendisine en ileri düzeyde bakım ve tedavi uygulanmış olup, tüm çabalara rağmen maalesef kurtarılamamıştır. Merhuma Allah’tan rahmet, ailesine, sevenlerine ve sanat camiasına başsağlığı dileriz" denildi.
CENAZE PROGRAMI BELLİ OLDU
Usta sanatçı Edip Akbayram'ın hayatını kaybetmesinin ardından cenaze programı da belli oldu. 4 Mart Salı günü saat 11'de Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda Akbayram adına tören düzenlenecek. Ardından saat 13:30'da Teşvikiye Camii'nde cenaze namazı kılınacak. Cenaze namazını müteakiben, Akbayram'ın Üsküdar'da Karacaahmet Mezarlığı'na defin işlemi gerçekleştirilecek.
EDİP AKBAYRAM KİMDİR?
29 Aralık 1950'de Gaziantep'te doğdu. Henüz dokuz aylıkken çocuk felcine yakalandı. Çocukluğunu bu hastalığın pençesinde geçiren Edip Akbayram'ın müziğe tutkusu da çocukluk yıllarında başladı. Akbayram o yıllar için "Haftalığımdan biriktirdiğim paralarla ünlü pop şarkıcılarının konserlerine gider, eve döndüğümde aynanın karşısında onların taklitlerini yapardım" demiştir. Çocukluk yıllarında bir orkestra kurdu ve amatör olarak evlerinin yakınındaki bir düğün salonunda çalıştı. Lisede kurdukları orkestrada Pir Sultan'ın, Karacaoğlan'ın deyişleri üzerine yaptıkları besteleri çalıp söylediler. İstanbul'a geldikten sonra 1971'de Altın Mikrofon Yarışması'na katıldı. Âşık Veysel'in bir şiirinden esinlenerek gerçekleştirdiği ilk bestesi olan "Kükredi Çimenler" ile birinci oldu. 1974'te Dostlar Orkestrası'nı kurdu ve Anadolu pop müziğinin önde gelen isimlerinden biri oldu. Daha sonra "Kara Kuzu", "Deniz Üstü Köpürür" ve "Garip" adlı 45'liklerle ödüller aldı ve ünü yurt çapında duyulan bir sanatçı oldu. "Aldırma Gönül" ve "Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz" adlı parçalarıyla satış rekorları kıran ve Altın Plak kazanan sanatçının çeşitli kuruluşlar tarafından verilen 250 kadar ödülü mevcuttur.
80'ler Edip Akbayram ve benzeri müzik yapanlar için zor yıllardı. 1981-88 arasında bestelerinin TRT'de çalınması yasaklandı. Ama 90'ların ortasından itibaren, özellikle Türküler Yanmaz albümüyle yeni bir çıkış yaptı ve kendi çizgisinde sapmadan yürümeye devam ettiğini gösterdi. Akbayram bu albümü Sivas Katliamı'nda yaşamını yitirenlere ithaf etmiştir. Bu albümde Can Yücel'in, Oktay Rifat'ın, Ahmed Arif'in, Vedat Türkali'nin yapıtlarından bestelediği şarkılar vardı.
EDİP AKBAYRAM’IN BODRUMLU DOSTLARI VAR.
Edip Akbayram’a Cumhurbaşkanlığından bir görev teklif edilmesi halinde kabul etmeyeceği sorulmuştu. Akbayram, "Onlar sarayın içindedir, ben dışındayım. Sarayın dışındaysam, ben bu toplumun içindeyim" demişti. AKP iktidarına hep mesafeli durdu. Bir soru üzerine sanatçı; "Darbeler, tutuklanmalar, gözaltılar, beş yıl çalışma yasağı. 69 yaşındayım. Neler gördüm. Ama hep aynı Edip Akbayram'dım. Politikacının yaşamının ölçüsünü bilmesi lazım. O koltuk kimseye baki değildir, Türkiye'nin tüm siyasi hayatında bu kadar baskıcı bir yönetimi hiç görmedim” görüşlerine yer vermişti.
Edip Akbayram’ın Bodrum’da bir hayli dostu vardı. Bunlardan en önemlilerinden birisi de Bodrum Kent orkestrası Kurucusu müzisyen Tuncay Bektaş idi. Bektaş, dostunun ardından; “Bu dünyaya ikinci bir Edip Akbayram gelmeyecek. Bunu bilmek çok acı. Gitti yüreğimin yarısı. Edip Akbayram da o güzel atlara binip giden, iyi insanlar kervanına katıldı. Tüm değerlerin açık arttırmaya çıkarıldığı günümüzde o bir dik duruş abidesi idi. Dilese saraylarda baş köşe işgalcisi olurdu. Ama o halkıyla birlikte olmayı, baskılara göğüs germeyi, onurla yaşamayı seçti. Biz geride kalanlara da; ‘Sanatçı isen, boyun eğmeyeceksin. Boyun eğeceksen sanatçıyım demeyeceksin’ demeyi öğretti. Hepimizin başı sağ olsun” görüşlerine yer verdi.
03.03.2025 10:18:00