Arsızlığın da bir sınırı olmalı

  • Nevavprestij

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in, darbe girişiminin olduğu 15 Temmuz 2016 tarihinde, FETÖ'cü bir şirkete 100 milyon TL'lik arazi kıyağı yaptığı ortaya çıkmıştı.

Daha sonra yapılan araştırmalar sonucu Fethullahçı Terör Örgütü üyesi Ömer Akgül'ün ağabeyi Mehmet Akgül ve CHP Ankara eski Milletvekili, ATO eski Başkanı Sinan Aygün'ün şirket ortağı olduğu anlaşılmıştı.

Aygün FETÖ’cü Akgül ile ortaklığının deşifre olmasının ardından 3 Kasım 2016 tarihinde Ankara Belediyesi İmar ve Bayındırılık Komisyonu'na verdiği dilekçede Asliye Ticaret Mahkemesinin 27 Ekim 2016 tarihli kararında "Ortağı Mehmet Akgül'ün Alan İnşaat A.Ş.'den çıkarılması kararının verildiği böylece Akgül soyadlı hiç bir kimseyle ortaklığının bulunmadığı, taşınmaz üzerinde yapılacak olan inşaatın tek ortaklı olduğu ve şahsına ait Beştepe Kuleleri A.Ş. tarafından yapılacağı belirtiliyor.

Ardından Aygün aynı tarihlerde Ankara Büyükşehir Belediyesi İmar ve Bayındırlık Komisyonu'na verdiği ikinci dilekçede, FETÖ'cü ortağının şirketten çıkardığını ifade ederek aynı araziye İmar değişikliğinin 2.50 çıkarılmasını istiyor. İmar ve Bayındırlık Komisyonu'nu da bu dilekçeyi kabul ediyor.

İmar ve Bayındırlık komisyonunun imar değişikliği dilekçesini kabul etmesinin ardından Mimarlar Odası yapılacak olan Togo Kuleleri’ne sağlanan fazladan inşaat yapma avantajının imar mevzuatına, şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve üst ölçekli plan hükümlerine aykırı olduğunu belirterek konuyu mahkemeye taşıyor. Söz konusu imar değişikliği bu nedenlerle iptal ediliyor. İptal ediliyor edilmesine de kararı ne dönemin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek uyguluyor, nede 28 Ekim 2017’de Gökçek’in istifasının ardından Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı olan AKP’li Mustafa Tuna mahkeme kararlarını uyguluyor.

Ancak, 31 Mart 2019’da yapılan yerel seçimlerde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığını kazanan millet ittifakının adayı Mansur Yavaş Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı seçilince işler değişiyor.

Yavaş seçim sürecinde Ankaralılara “yetimin hakkını kimseye yedirmeyeceğim, Ankara’nın talan edilmesine izin vermeyeceğim, talan edenlerden hesap soracağım” sözlerinin arkasında durarak partizanlık yapmadan 16 Aralık 2019’da CHP Ankara eski Milletvekili, ATO eski Başkanı Sinan Aygün'ün sahibi olduğu Togo Kuleleri hakkındaki mahkeme kararını uygulayarak kuleleri mühürletiyor.

İşte ne oluyorsa ondan sonra oluyor…

Hani bir atasözü var ya “Tilkinin kuyruğuna basmaya gör. Bütün hünerlerini sergiler”

Sinan Aygün’ün ki de o misal.

Mansur Yavaş, Ankara’lı hemşerilerine verdiği sözü tutup mahkeme kararlarını uygulayarak Sinan Aygün’ün 570 milyon TL civarında haksız kazanç sağladığı iddia edilen kulelerinin satış ofisini mühürleyerek kuyruğuna basıyor.

 Aygün’de hemen sözde CHP’li olmasına rağmen havuz medyasına giderek CHP’li Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın kendisinden rüşvet istediğini ve durumu CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na ilettiğini onun da kendisini oyaladığını ifade ederek bir takım iddialarda bulunuyor.

Başta da dedim ya arsızlığın böylesi de görülmedi diye… Hem haksız olacaksın, hem kanunları çiğneyeceksin, hem FETÖ’cülerle iş tutacaksın bir de kalkıp insanları suçlayacaksın. Pes doğrusu.

Yaşanan bu gelişmelerin ardından Aygün’ün parti tüzel kişiliği, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu’nu da hedef alan açıklamalar yapması üzerine Ankara İl Yönetimi disiplin sürecini başlatarak Aygün’ü  ‘tedbirli’ olarak partiden ihraç istemiyle İl Disiplin Kurulu’na sevk etti.

Peki, Sinan Aygün’ün disiplin kuruluna sevkiyle bu dosya kapanacak mı?

CHP içerisindeki Sinan Aygün’ün dostları bu işe ne diyecek… Ya da en uygun zamanı kollayıp pusuya mı yatacak? Bunu da ilerleyen zamanlarda hep birlikte göreceğiz.

Sonuç olarak CHP’ne gönül vermiş parti emekçikleri bu yolsuzluk olayını tüm çıplaklığıyla kamuoyuna anlatılmasını bekliyor.