Muğla’nın Bodrum ilçesinde Belediye Meydanı’nda dün akşam saatlerinde siyasi parti temsilcileri ve STK’lar ile yaklaşık 100 vatandaşın katıldığı Çetesiz Mafyasız Aydın Türkiye Eylemi ve basın açıklaması yapıldı. Meydanda “Susurluk’tan Yalıkavak’a Suçlular İttifakıyla Mücadeleye” yazılı pankart açılan eylemde “Çeteler Halka Hesap Verecek”, “Hükümet İstifa”, “Direne Direne Kazanacağız”, “Bodrum’da Yağmaya Geçit Yok”, “Çetesiz Mafyasız Aydınlık Türkiye”, “Karanlık Gider Gezi Kalır” yazılı dövizler taşındı.
“YOLSUZLUK, SÖMÜRÜ, TALAN VE MAFYA DÜZENİNE İTİRAZIMIZ VAR”
Basın açıklamasını okuyan CHP İlçe Başkanı Halil Karahan “Bizler bu ülkenin emekten, ezilenlerden, yoksullardan, dışlanmaya çalışılan kesimlerinden yana olan güçleri olarak bu kirli ittifaka karşı ortak mücadele etme çağrısı yapmak için bir araya geldik” dedi.
“Halka karşı işlenen suçların tüm failleri ile siyaset, sermaye ve mafya üçgeninde girilen tüm gizli ve kirli ilişkiler açığa çıkarılmalı, sorumlular halkın önünde hesap vermelidir. Yolsuzluk, sömürü, talan ve mafya düzenine itirazımız var” diyen Karahan, “Türkiye’nin sermaye-devlet-mafya-çete sarmalında şiddetle çalkalandığı şu günlerde; Hükümet ve devlet katından isimlere uzanan mafya, çete ilişkileri, uyuşturucu ticareti, milletvekili dövdürme, gazete basma, aydınları ve gazetecileri katletme gibi kanlı eylemler bir kez daha ifşa olmuştur” ifadesini kullandı.
“FAİLLERİN BULUNAMADIĞI SAVSATASI BİR ANDA KENDİNİ İFŞA ETTİ”
Eyleme katılanların sık sık alkışlarla destek verdiği açıklamanın devamında şöyle denildi:
“Adalı’dan Hrant’a yıllardır hesabını sorduğumuz ama ne hikmetse, hukukun çözemediği, faillerin bulunamadığı savsatası bir anda kendini ifşa etmiştir. Hal böyle iken tek adam hükümeti üç maymunu oynamakta, yargı sessiz kalmaktadır. Sistemin tek adam yönetiminin çarklarının nasıl döndüğünü gözler önüne seren bir itiraflar süreci yaşanmaktadır.
Silah ve uyuşturucu ticaretinden, devlet olanaklarının usulsüz kullanımına, tecavüz ve cinayetlerden, siyasi partilere yönelik tehditlere ve şantajlara kadar büyük suç itiraflarına tanık oluyoruz.
Suç ekonomisi ve başka yollar ile dolaştığı anlaşılan milyar dolarlar, sermaye sınıfının unsurlarından bağımsız değildir. Mafya – Çete – Kapitalizm yol arkadaşlarıdır. 2015’te Rize’de Erdoğan’a destek mitingi yapan, 2017’de EVET mitingleri düzenleyen, 2018’de Cumhur ittifakına destek isteyenler yine bunlar değil miydi? Milletvekillerini dövdüren, barış akademisyenlerini tehdit eden, Kemal Kılıçdaroğlu’nun başlattığı adalet yürüyüşünü provoke eden, Erdoğan’a diktatör diyenleri “onları bayrak direğine asacağız” diyen, bu çete değil miydi?
“HEP BİRLİKTE TÜRKİYE İÇİN DİRENECEĞİZ”
“Tek adam yönetimi tüm bu sürecin üstünü kapatmaya çalışmaktadır. Hesap vermemek için sürekli gündem değiştirmeye çalışan tek adam yönetimine bir çağrımız var. Tüm bu yaptıklarınızın hesabını vereceksiniz. Sömürü, yolsuzluk ve mafya üçgenine son vermek, bu çürümüş düzeni değiştirmek elimizdedir. Hep birlikte Türkiye için direneceğiz. Türkiye halkı açısından bıçak kemiktedir. Hal böyle iken tek adam iktidarı üç maymunu oynamakta, yargı görevini yapmamakta veya yaptırılmamakta, tüm kurumlar sessiz kalmaktadır. Araştırma önergeleri AKP VE MHP oyları ile reddedilmektedir. Gün bekleme günü değildir.
Bu ülkenin her milliyetten, inançtan, cinsten, renkten işçileri, emekçileri tüm Türkiye halkı bu çürümüş düzene dur diyecek ve bu sistemi değiştirecektir. Bu memleketi soygunculara, sömürücülere, rantçılara, zehir tacirlerine ve bunlardan beslenip kollayanlara teslim etmeyeceğiz” sözleri ile tamamladı.”