• Nevavprestij
POLİTİKAHaber Girişi : 22 Eylül 2023 11:42

CHP’de İYİ Parti sessizliği: İki nedeni var

CHP’de İYİ Parti sessizliği: İki nedeni var

Akşener’in açıklamalarına cevap verilmemesinin bir nedeni de her ne kadar ittifaklara kapının kapandığı söylense de olası yerel seçim iş birliğini düşünerek daha fazla hasara yol açmamak. CHP yönetimi yaşanan büyük yenilgiye karşın bardağın dolu tarafını görmekten yana. Kasım ayı başında gerçekleşecek büyük kurultayda sürpriz beklenmiyor. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun delegelerin üçte ikisinin oyuyla yeniden genel başkan olacağı beklentisi yüksek.

 

GAZETEDUVAR/NERGİS DEMİRKAYA - CHP yönetimi seçim yenilgisi sonrası iki ateş arasında. Bir tarafta en büyük ittifak ortağı İYİ Parti’den gelen suçlamalar var, diğer tarafta kurultaya giderken parti içi tartışmalar sertleşiyor.

 

Seçim yenilgisini büyük ölçüde CHP’ye yıkan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in açıklamalarına CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan bir yanıt gelmedi. Kılıçdaroğlu’nun eski-yeni kurmayları da sessiz. Bu sessizlik bilinçli bir tercih. Akşener ile polemiğe girmeyeceklerini söyleyen CHP’li kurmaylara göre bu sessizliğin iki nedeni var.

Birincisi Akşener’in parti içinde yaşadığı sorunları aşmak için bu çıkışları yaptığı düşünülüyor. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin getirdiği 50+1’in ittifakları zorunlu kılarak partileri kimliksizleştirdiği eleştirisine katılan kurmaylara göre 2 seçimdir ittifak sistemi içinde yer alan İYİ Parti kendisini, farkını anlatamadığı bir sıkışmışlık içinde. Hem dünyada hem de Türkiye’de milliyetçilik yükselirken bir sol partiyi destekler görünen İYİ Parti’nin kimlik bunalımı yaşadığına dikkat çekenler, bu sıkışmışlıktan çıkış için yeni politika üretmeleri gerektiğini söylüyor, “Süreci iyi yönetebilseler gelecekleri olabilir ama aceleci, isyankar, saldırgan tutumla bu imkanı kaçırıyorlar” diyorlar.

 

Akşener’in açıklamalarına cevap verilmemesinin ikinci nedeni ise her ne kadar ittifaklara kapının kapandığı söylense de olası yerel seçim iş birliğini düşünerek daha fazla hasara yol açmamak.

 

2019 yerel seçim iş birliği sürecinde de birçok sorun yaşandığını hatırlatan CHP’li kurmaylar, “Aynı kapsamda olmasa da iş birliği olasılığı halen var. Bu bir genel seçim değil. Her belediye başkanlığı ayrı değerlendirilir. Bir yol bulunur yoksa İYİ Parti bu sorumluluğu alamaz. Şu an öfkeyle davranıyorlar. Ama seçim sathına girildiğinde tutum değişebilir. Tutum değişmezse de seçmen bir yol bulacaktır” diyor.

 

Bu arada yerel seçimlerin, en çok oyu alanın kazandığı tek turlu bir seçim olduğunun altını çizen CHP’ye göre İYİ Parti doğru politikalar izlerse seçime ayrı girerek de iktidar blokunu bölmeye fayda sağlayabilir.

 

Yapılan açıklamaların içeriği ve dilinin İYİ Parti’ye zarar verdiğini, oylarını aşağı çektiğini söyleyen bir CHP’li kurmaya göre İYİ Parti bu yıkıcı tavrını sürdürürse kendisi yok olur.

 

KURULTAY SÜRECİ

 

CHP yönetimi iki ateş arasında dedik. Kasım ayı başında yapılması planlanan kurultay süreci de sancılı geçiyor. Öyle ki, “CHP baraj altında kaldığında bu kadar sert eleştirilmemişti” deniliyor.

 

CHP yönetimi yaşanan durumu genel başkan adaylığını açıklayan Grup Başkanı Özgür Özel gibi “duygusal kopuş yaşanıyor” şeklinde değerlendirmiyor. “Kopuş değil öfke var” diyen bir kurmay “12. kattan düştük. Yenilgi büyük. Seçim sonrasını da iyi yönetemedik. Yeterli açıklamalar yapılmadı, üstüne artan ekonomik sorunlar karşısında bize oy veren seçmenimiz kendini yalnız hissetti. Bu öfkeyi büyüttü. Ama bunu bir duygusal kopuş olarak görmek doğru değil” diyor.

 

CHP yönetimi yaşanan büyük yenilgiye karşın bardağın dolu tarafını görmekten yana. Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu’nun aldığı yüzde 48 oy, CHP’ye oy verebilecek yüzde 48 oy olarak görülüyor. Bu potansiyelin iyi değerlendirilmesi gerektiği kaydediliyor. Bunun için de yerel seçim işaret ediliyor.

 

CHP yönetimine göre 2023 seçimi henüz tamamlanmadı. Erdoğan’ın da başta İstanbul olmak üzere bir önceki yerel seçimde el değiştiren bazı kritik illeri yeniden kazanması durumunda seçimin tamamlanacağı bakışı içinde olduğu ifade ediliyor. Bu nedenle CHP yönetimi mevcut belediyeleri koruyup üstüne Bursa, Balıkesir, Denizli gibi yeni kentleri ekleyip bir denge kurabileceğini, yeniden umut yaratabileceğini hesaplıyor.

 

Yerel seçim çalışmasının hız kazanması için kurultay sürecinin tamamlanması gerekiyor. Kasım ayı başında gerçekleşecek büyük kurultayda sürpriz beklenmiyor. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun delegelerin üçte ikisinin oyuyla yeniden genel başkan olacağı beklentisi yüksek.

 

CHP’li yetkililer seçim stratejisi ile ilgili çalışmanın yeni yönetimle birlikte şekilleneceğini kaydetse de kulislerde “sert” bir kampanya hazırlığında olunduğunu söyleyenler var. Özellikle büyükşehirlerde, “Ya Erdoğan ya Yavaş”, “Ya Erdoğan ya İmamoğlu” gibi mevcut iktidarla karşıtlığı gösteren bir dil kullanılması gerektiğini savunanlar var. Bu stratejinin muhalefetin önde olduğu metropol kentlerde uygulanabileceği, diğer büyükşehir ve illerde ise yerelin özelliklerine göre hizmet odaklı bir kampanya yürütüleceği kaydediliyor.

 

Yerel seçim sürecinde ittifaklar, adaylar, kampanya dili bugünden tartışılsa da bunların somutlaşması için CHP’nin kongre sürecinin tamamlanması gerekiyor. Bu da tartışmaların en az 2 ay daha devam etmesi anlamına geliyor.