Danıştay, zeytinliklerde maden faaliyetlerinin önünün açan yönetmeliğinin yürütmesinin durdurulmasına hükmetti. Kararı değerlendiren İYİ Partili Ergun, kararın emsal olacağını belirtti
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından maden yönetmeliğine eklenen ve zeytinliklerin maden sahasına dönüşmesine imkan tanıyan yönetmenlik hakkında yürütme durdurma kararı verildi.
“Maden Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik”, 1 Mart tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanmış ve birçok kesimden tepki almıştı. Karara göre, "Sonrasında rehabilite edilip eski haline getirilmek" şartıyla zeytinlik alanlar maden faaliyetlerinde kullanılabilecekti. Daha sonra değişikliğin yürütmesinin durdurulmasıyla ilgili birçok parti, sendika ve çevre örgütleri tarafından dava açılmıştı.
Danıştay 8. Dairesi, 1 Mart 2022 tarihinde Resmî Gazete’de yayınlanan zeytinlik sahaları madencilik faaliyetlerine açan yönetmelik değişikliğinin iptali ve yürütmesinin durdurulması talebiyle Muğla Milletvekili Prof. Dr. Metin Ergun’un açtığı dava hakkında 13 Eylül 2022 tarihinde kararını açıkladı. Danıştay, söz konusu kararla zeytinlik yönetmeliğinin yürütmesinin durdurulmasına hükmetti.
Yönetmelik değişikliğinin iptali ve yürütmesinin durdurulması talebiyle Muğla Milletvekili Prof. Dr. Metin Ergun’un açtığı dava hakkında 13 Eylül 2022 tarihinde kararını açıkladı. Danıştay, söz konusu kararla zeytinlik yönetmeliğinin yürütmesinin durdurulmasına hükmetti. Davayı açan Muğla Milletvekili Prof. Dr. Metin Ergun konuyla ilgili olarak, yazılı bir açıklama yaparak şu ifadeleri kullandı: “Bildiğiniz gibi, 1 Mart tarihinde Resmî Gazete’de bir yönetmelik değişikliği yapıldı. Ve ne hazindir ki, bu değişiklik hukuka aykırı bir şekilde yapıldı. Bu yönetmelik değişikliği yapılırken, Anayasa, Maden Kanunu ve zeytincilik faaliyetlerini koruyan ve düzenleyen 3573 Sayılı Kanun yok sayıldı. Yani Anayasa’nın ve Kanun’ların koruması altında olan zeytinlikler, yönetmelik değişikliğiyle ranta ve talana açıldı. Dolayısıyla, Kanun’un “3 kilometre dahi yaklaşamazsın” dediği zeytinlikler büyük bir tehdit altına girdi. İktidar ise bu rant ve talan girişimini “kamu yararı” var diyerek meşrulaştırmaya çalıştı. Halbuki bu yönetmelik değişikliğinde hiçbir kamu yararı yoktu. Tam tersine bu değişiklik, kamu yararından ziyade rantı ve talanı amaçlayan bir düzenleme mahiyetindeydi. Bu düzenlemeyle fosil yakıtlara dayalı verimsiz enerji santralleri yaşatılmaya çalışılacak ve daha fazla hava kirliliği oluşmasının önü açılacaktı. “Söktüğümüz zeytinleri tekrar eski yerine dikeceğiz” veya “ne kadar sökersek aynı sayıda zeytin ağacı dikeceğiz” denilerek büyük bir çevre katliamı yapılacaktı. Kısacası iktidar, kanunen koruması gereken alanları yandaş şirketler için rant ve talana açacaktı.”
Kararın emsal olacağını belirten Ergun, “Danıştay Sekizinci Dairesi, açtığımız davada, 13 Eylül 2022 tarihli kararıyla söz konusu yönetmeliğin yürütmesinin durdurulmasına hükmetmiş ve karar metninde bu yönetmelik değişikliğinin kanuna aykırı olduğunu belirtmiştir. Ayrıca, zeytinlik sahalarıyla ilgili yalnızca kanunla düzenleme yapılabileceği gerekçesiyle Bakanlığın bu konuda yönetmelik çıkarma yetkisinin bulunmadığını vurgulamıştır. Danıştay üyelerimizi vermiş oldukları bu karardan dolayı kutluyor, kendilerine teşekkür ediyorum. Bu karar, ülkemizde yargıya duyulan güvenin son derece düşük seyrettiği ve vatandaşlarımızın adeta adalete susadığı bu dönemde yüreklere su serpmiştir. Bu kararla, ülkemizin en önemli doğal zenginliklerinden birisi olan ve binlerce yıl yaşayan zeytin ağaçlarının ve zeytinliklerin talan edilmesi önlenmiştir. Alınan bu kararın hukukun her alanında bundan sonrası için örnek teşkil etmesini diliyorum” dedi.