Ekşi sözlük kullanıcısı bir yurttaşın hamile olan eşiyle birlikte başlarından geçenleri anlattıkları yazı, Fethiye’de yaşanan dehşet anlarını Türkiye’nin gündemine taşıdı.
Bir ekşi sözlük kullanıcısının geçen hafta başından geçenleri anlattığı yazı, sitenin gündemine oturdu. Bayram tatili için Fethiye’ye giden çift, kadının hamile olmasının dahi durduramadığı biri polis olan iki saldırgan tarafından öldüresiye dövüldü.
Birgün'de yer alan habere göre; olay karakola yansırken saldırganların karakol bahçesinde savurdukları ölüm tehditleri üzerine çift şikayetlerini geri çekmek zorunda kaldı.
Karakolda tehdit edildikleri için şikayetçi olamadıklarını, can güvenliklerinin bulunmadığını ve hamile eşinin düşük riski taşıdığını belirten doktor, dehşet anlarını tüm ayrıntılarıyla ekşi sözlük’te anlattı.
Pinksuicide kullanıcı adlı doktorun ekşi sözlük’teki yazısı aynen şöyle:
ankara'da diş doktoruyum(38), eşim(32) de bir banka şubesinde bankacı. bayram tatilini de fırsat bilerek 4 aylık hamile eşimle fethiye'ye tatile gittik.
son günümüzü(2 ağustos 2020) gemiler koyunda denize girerek geçirdikten sonra akşam otele dönmek üzere aracımızla yola çıktık. aracı eşim kullanıyordu. gemiler koyundan fethiye'ye dönüş yolu; oldukça dar, zaman zaman kenarları uçurum olan, maksimum hızın 30km/s olduğu bir yol.
eşim dikkatli bir şekilde ilerlerken arkamıza takılıp sürekli korna,selektör şeklinde taciz etmeye başlayan 48 rz ...plakalı station vagon bir volvo araç( sürücüsünün adı a. yıldırım) aracımıza neredeyse dayandıktan sonra eşim çok korktu, zor da olsa kenara yanaştı; araçtaki adam küfürler ve el kol hareketleri eşliğinde yanımızdan geçti ve önümüzde yavaşça seyir etmeye başladı. beraber olduklarını daha sonra öğrendiğimiz 34 plakalı honda civic marka araç (sürücüsü büyükçekmece trafik şubede polis memuru olan abisi a. yıldırım) da beraberinde önümüze geçti. biz arkalarından ilerlerken yokuş yukarı bir yolda, volvo araç biraz ağır tırpandığından müsaitlik olduğunda eşim sollayarak önlerine geçti, ve ilerlemeye devam ettik.
fethiye'ye çok yaklaşmıştık ki, bayır aşağı bir yol inerken bu araç(volvo) biz neye uğradığımızı anlamadan arkamızdan bize seyir halindeyken çapmaya başladı. hemen polisi aradık(18:16). yaklaşık 6-7 kez bize çarptıktan sonra eşim çok büyük panik yaşadı, annelik içgüsü karnını tutarak ağlamaya başladı ve ben direksiyonu kontrol etmeye çalıştım ve bir yandan arkama dönüp ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalıştım,ve tabi ki sinirlendim ve el kol hareketleri de yaptım.
düz bir yola geldiğimizde (fethiye, zabıta mevki) ben trafiğin sıkıştığını ve aracın kenara çekip durduğunu gördüğümde can güvenliğimizin olmadığını, bu adamın bir maganda olduğunu ve bize zarar vereceğini düşünerek aracımdan indim. can havliyle elime yol kenarından bulduğum bir taşı alıp volvo aracın üzerine attım,tavanına geldi. daha sonra şahıs(a. yıldırım) araçtan indi ve üzerimize gelmeye başladı. o sırada 34 plakalı büyükçekmece trafik şubede polis olduğunu daha sonra öğrendiğimiz abisi a. yıldırım da araçtan indi. ben korkudan bir taş daha alarak eşimi ve kendimi korumak için üzerimize gelen a.yıldırım adlı şahısa attım.
ikisi de oldukça cüsseli olan bu iki adam 62 kg olan bana defalarca vurdular, burnum kırıldı, dudağım burnumun içine dek yırtıldı, yere kendimi atıp kapanmaya çalıştım ancak defalarca abi kardeş tekmelerle kafama vurdular, bu sırada hızını alamayan polis abisi beylik silahını çıkardı ve ağzına mermiyi vererek 'sizi öldüreyim mi?' diye tehditler savurdu. eşim 'yeter artık vurmayın,öldüreceksiniz' diye bana doğru gelince a.yıldırım hamile eşime yumruk attı, boğazını sıktı. eşim ' ben hamileyim, bana dokunmayın , yalvarırım bizi bırakın' dedikçe abisi eşime yumruk atmaya devam etti. esnaf ve vatandaşların araya girmesiyle bizi bir markete zorla soktular ve içeri girmelerini engellemeye çalıştılar.