• Nevavprestij
GÜNCELHaber Girişi : 15 Mart 2025 09:20

Gümbet'te Yok Artık Dedirten Kıyı İşgali !

Gümbet'te Yok Artık Dedirten Kıyı İşgali !
Bodrum’un Gümbet Mahallesi Asarlık Mevkii’nde kıyı işgaline ilişkin tartışmalar büyüyor. Halk plajı yapılması planlanan hazine arazisi, müteahhitler ve işletmeler tarafından işgal edilmek isteniyor.
Gümbet'te Yok Artık Dedirten Kıyı İşgali !

Egealternatif / Onat KARAHAN - Gümbet Mahallesi-Asarlık Mevkii’nde örneğine çok az rastlanan kıyı işgali, görenlere,”Yok artık” dedirten boyutta. İşin ilginci işgalin başlangıcında; “Halk Plajı Proje Alanı” tabelası tüm ihtişamı ile duruyor. Halk Plajı’nda iki şey yok. Halk ve plaj. İşgalci sanki bir yerlerden güvence almışçasına, kendine özel düzenlemeler yapmış. Halkın söz konusu alana girmek bir tarafa kıyısından, bucağından geçmesi olası değil gibi. Yine alanda tek bir kum tanesi bırakmamacasına denizin içine değin beton cumhuriyeti inşa edilmiş. Bölgede yaşayan yurttaşlarımızın bu akıl dışı işgal ile ilgili görüşlerine devam haberimizde yer vereceğiz. Ancak bölge sakinlerinden Doğan Sönmez’in görüşlerini siz değerli okurlarımızla paylaşmak için, açıkçası pek de bekleyemedik.
 

voyage








İŞGAL, “GELİYORUM” DEMİŞ.
 


Adnan Menderes Caddesi üzerindeki, Turkuaz Sokağın denizde biten noktasından başlayarak, Gümbet Koyu’na doğru devam eden işgalin iki yıl önce adım adım başladığını iddia eden Sönmez: “Burası bizim yürüyüş güzergahlarımızdan. Yaz aylarında burada yürüyüşe kısa bir yüzme molası verirdik. Geçtiğimiz sezonun sonuna doğru gene bizler yüzmeye hazırlanırken, saha görevlisi olduğunu iddia eden bir şahsın müdahalesi ile karşılaştık. Bölge sakinleri tarafından ilgili resmi birimlere sözlü şikayetler ve telefonla ihbarlar yapıldı. Anladığımız kadarı ile bu yeterli olmamış. Bundan sonra Cumhuriyet Başsavcılığı, Kaymakamlık, Belediye, Milli Emlak Müdürlüğü nezdinde süreçler başlatacağız. Yetkililer sıklıkla; ‘Dünya markası Bodrum..’ diye söze başlar. Bırakın dünya markasını, kabile topluluklarının yaşadığı coğrafyalarda dahi böyle dayatılmış, emrivaki işgal olmaz. Bu işin peşini bırakmayacağız” görüşlerine yer verdi.










DOKUZ KUSURLU HAREKETİN, DOKUZU DA VAR.



Ege Alternatif Gazetesi olarak, bölgede yaptığımız detaylı incelemede tespit ettiklerimiz;



1- Plaj beton mezarlığına dönüşmüş. Tekrar nasıl plaja dönüşür? Bu tahribatın geriye dönüşü, telafisi mümkün mü? 

2- Tesis hazırlığı işareti olarak; tuvaletler, duşlar, bar, giyinme kabinleri inşa edilmiş. Bunları kim, neye göre yapmış? Basbayağı inşaat faaliyeti söz konusu. Ama inşaatın sahibini, mühendisini, mimarını, işin başlama-bitiş tarihini, maliyetini gösterir bir şantiye ya da inşaat tabelası yok ortada.

3- İşgal alanında Bodrum mimarisi ve imar yönetmeliği ile alakasız, keyfi imalatlar var. Adeta Çin Ceddi gibi duvarlar, istinat duvarları yapılmış. Keyfi ara yollar, merdiven iniş-çıkışları yapılmış. Zeminin bir bölümüne mermer döşenmiş.

4- uzunlukları 7-8 metre civarında onlara palmiye ağacı dikilmiş oraya. Bildiğimiz kadarı ile kamuya ait alana herkes kendi keyfine göre ağaç dikemiyor. Alanın ormana, hazineye ya da belediyeye ait olmasına göre değişkenlik gösteren izinler ve onay mutlaka gereklilik diye biliyoruz.

5- Denize hafriyat dökülerek dolgu yapılmış. Bu çok önemli bir çevre suçu olsa gerek. Zaten Halk Plajı olarak belirlenen bir sahilde dolgu neden yapılır? Bunu da açıkçası anlamış değiliz.









KİM DUR DİYECEK?



Türkiye’de kıyıların kamuya ait olduğu yasalarla açıkça belirtilmiş olmasına rağmen, Bodrum’da birçok noktada sahillerin özel işletmeler ve inşaat firmaları tarafından işgal edildiği biliniyor. Hukuksuz yapılaşma ve betonlaşma her geçen gün artarken, yetkililerin bu duruma ne zaman müdahale edeceği ise merak konusu.



Bodrum’un en gözde sahillerinden birinin beton ve lüks işletmelere teslim edilmesine mi izin verilecek, yoksa halk plajı projesi hayata geçirilerek kıyılar halka mı açılacak? Bodrum halkı bu sorunun cevabını bekliyor.



SU-İ MİSAL, EMSAL TEŞKİL ETMİŞ  




Ege Alternatif Gazetesi olarak, kamuoyunun gerçekleri öğrenme hakkına saygımızdan dolayı bu durumu siz değerli okurlarımızın bilgisine sunduk. Buradaki amacımız herhangi bir kurumu yargılamak ya da yıpratmak asla değil. Ancak şu da bir gerçek; Kamusal alanlar, en çok da kamu adına hareket etmesi gereken kamu kurumlarının görevlerini ihmal etmesinden ya da eksik yerine getirmesinden dolayı işgale uğruyor. Asarlık Mevkii’nde bu işgalde de durum çok farklı değil. Gerçekte Halk Plajı olarak belirlenmiş alan, çok gözden kaçacak bir yerde de değil. Gümbet Koyu’nun nerede ise her noktasından fark edilirliği olan göz önünde bir alan. İşgal birkaç gecede gerçekleşmemiş. 2 yıl boyunca önlemi alınmamış adeta kanserojen virüs gibi adım adım yayılmış. Sürekli boş bulduğu alana sıçramış. Hızını alamamış denizi de içine almış. İşin bir başka vahim tarafı; su-i misal, emsal teşkil etmiş. Hukuk; “Su-misal, emsal teşkil etmez” der. Ama hukuk rafa kalkınca ediyormuş. Ve burayı kendileri için, baz alan başka fena halde hür teşebbüs sahipleri de kaçak iskeleler, platformlar, güneşlenme terasları kondurmuşlar. Ege Alternatif Gazetesi olarak, Halk Plajı, Halk Plajı olarak tescillenene ve şekillenene değin konunun takipçisi olacağız. Hatta daha da ileri giderek, kimsenin yaptığının yanına kar kalmaması gerektiği düşüncesindeyiz. Suçta cezasızlık, suçu en çok özendiren etmendir. Gelişmeleri siz değerli okurlarımızla paylaşmaya devam edeceğiz.