Bodrum İnşaat Mühendisleri Odası 6 Şubat depreminin yıldönümünde yapı denetimi ve bina güvenilirliği hakkında açıklamalarda bulundu.
6 Şubat depremindeki kayıplara işaret eden İnşaat Mühendisleri Odası Bodrum Şubesi Ortakent Düzalan Caddesi’ndeki Bodrum Temsilciliği'nde yapılan basın açıklamasına mühendis ve mimar odalarının temsilcileri katıldı.
Basın açıklaması okuyan İMO Bodrum Temsilcilik Başkanı Metin Soylu, "Resmi verilere göre 50 binden fazla insanımızı yitirdiğimiz, yaklaşık 40 bin binanın yıkıldığı, 200 binden fazla binanın ise ağır hasar aldığı 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki 6 Şubat 2023 depremlerinin üzerinden 1 yıl geçti. Son yüzyıl içinde can ve mal kaybı ile sonuçlanmış 35 büyük depremde 200 binden fazla insanımızı kaybettik. Merkezi idareler, felakete dönüşen bu depremlerin her birini MİLAT olarak kabul ederek yola çıkmış; ancak ne yazık ki hiçbir somut adım atmamış, hiçbir ders çıkarmamıştır"dedi.
Depremin ardından önlemlerin alınmadığını belirten Soylu, "Bugüne kadar alınmamış tedbirlerin alınması, güvenli ve sağlıklı yapılaşma için bilim çevrelerinin, meslek odalarının önerilerinin hayata geçirilmesidir. Ülke topraklarımızın %96’sı deprem tehlikesi ile karşı karşıyadır. Ülke nüfusumuzun ise %98’i deprem riski fazla olan bölgelerde yaşamaktadır. Bodrum da 1.derece deprem bölgesinde bulunmaktadır. Üstelik zemin sıvılaşması gibi hasar boyutunu artırabilecek riskli alanlar barındırmaktadır. Afetlere hazırlık çalışmaları kaynak ve zaman gerektiren uzun soluklu çalışmalardır. Siyasi kadroların ihtiyaç duyduğu ve kendi dönemlerinde yapıp bitirebilecekleri gösterişli yapılar ve faaliyetler bu çalışmalardan sayılamaz. Dolayısıyla, merkezi ve yerel yönetimlerin esnetip gevşetemeyeceği yasal düzenlemeler yapılmalı, kaynakların doğru ve yerinde kullanımı için önlemler alınmalı, aksi yöndeki girişimlerin hukuki ve cezai yaptırımları olmalıdır. Siyasi irade bu sorumluluğu üstlenmekten ısrarla kaçınmaktadır. Sorumluluktan kaçınmak bir yana yapılaşma sistemini ve kültürünü değiştirmek için hiçbir anlamlı adım atmamaktadır. Her büyük depremde olduğu gibi bu depremlerde de yaşanan yıkımın teknik nedenlerini 6 ana başlıkta sıralaya biliriz. Zayıf Zemin Koşulları, Malzeme Zafiyetleri, Taşıyıcı sistem Zafiyetler, Yapı Düzensizliklerinin Yarattığı Hasarlar, Yıpranmışlık ve Bakımsızlık, son olarak Bodrum için en önemlisi ise Sonradan Yapılan Bilinçsiz Tadilat ve Müdahalelerdir. Bu sebeplerin birden fazlasının bir araya gelmesi hasar ve yıkım oranlarını artırmaktadır. 6 Şubat Depremleri coğrafyamızın tanık olduğu ilk büyük deprem olmadığı gibi son da olmayacaktır. Ne zaman nerede büyük bir depremin meydana geleceği bilinmemekle birlikte felakete dönüşmesini önlemek için ivedilikle hayata geçirilmesi gerekenler bellidir"şeklinde konuştu.
Soylu, atılması gereken adımları ise şöyle sıraladı; "1999 yönetmeliğinden önce yapılmış yapılar ve imar afları ( yumuşatılmış söylemi ile imar barışı ) ile legal hale getirilmeye çalışılan kaçak yapılar gibi mühendislik hizmeti almamış yapılar ivedilikle gözden geçirilmelidir.
Fay yasası çıkartılmalı, diri faylar üzerine yerleşim alanları kurulmasının önüne geçilmelidir.
Afet yönetimi değil risk yönetimi planlamaları yapılmalı, depremlerin afete dönüşmesinin önüne geçilmelidir.
Ülkedeki riskli yapı stoku belirlenmeli, yapı envanteri çıkarılarak belirli bir risk sırası ile tüm binaların deprem güvenliğinin belirlenmesi zorunlu hale getirilmelidir. ( Bu bağlamda Bodrum belediyesi ve İMO Muğla şubesi arasında yapı stok envanteri çalışması için protokol imzalanmış olup eğitim ve teknik altyapı çalışmaları devam etmektedir.)
Kentsel dönüşümde kamu yararı gözetilmeli, rant odaklı kentsel dönüşüm anlayışı terk edilmelidir.
Rant odaklı imar düzeni ile yapılaşmada kuralsızlığın ve cezasızlığın hâkim olması, imar kanununun doğru uygulanmaması, seçim öncesi yerel yönetimin yeterli önlem almaması Bodrum’da mühendislik hizmeti almamış binlerce kaçak yapının önünü açmaktadır.
Mevcut Yapı Denetim Yasasının öngördüğü, ticari yanı ağır basan yapı denetim şirketi modeli yerine mesleğinde yetkin yapı denetçilerinin faaliyetlerine dayalı, meslek odalarının sürece etkin katılımını sağlayacak yeni bir model hayata geçirilmelidir. Proje denetimi ve yapı denetimi birbirinden ayrılmalı, proje denetimi doğrudan kamu tarafında ve yetkin mühendisler eliyle yapılmalı, yapı denetim kuruluşları ve laboratuvarları doğrudan kamuya karşı sorumlu olmalı ve kamu denetiminde çalışmalıdır."
İSTİNAT DUVARLARI VE DOLGULAR RİSKLİ
TMMOB Bodrum İlçe Koordinasyon Kurulu Sekreteri Mustafa Erdoğan ise Bodrum’daki yüksek istinat duvarları ile yapılan dolguların depremsellik açısından risk oluşturup oluşturmadığı ile ilgili soruya şu yanıtı verdi;
“Burası birinci derece deprem bölgesi ama eğimli yerlerde dolgu yapılıyor. Binaları dolgunun üzerine oturtuyorlar. Dolgunun kendisi sağlam değil. Bu binaların deprem güvenliği anlamında çok ciddi riski var. Bir de Gümbet, Bitez, Ortakent sahillerinde ve Turgutreis Domalan bölgesinde 1999 öncesi, deprem yönetmeliğinden önce yapılmış yapıların belediye tarafından gözden geçirilmesi lazım. Biz bu bölgeleri riskli bölgeler olarak nitelendiriyoruz. Bunlar 1999 döneminden sonra çıkarılan yönetmeliğe uygun yapılar değil. Hatta birçoğunda radye temel bile yok.”