Kadın Cinayeti Davasının Muğla Portresi!

EGE ALTERNATİF / AYHAN KARAHAN - 16 Temmuz’dan itibaren kendisinden haber alınamayan ve ulaşılamayan Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi öğrencisi Pınar Gültekin’in (27) cesedine 21 Temmuz’da ulaşılmıştı. Pınar Gültekin cinayetini işlediğini itiraf eden katil Metin Avcı ve ona
yardımcı olduğu iddiası ile kardeşi Mertcan Avcı tutuklandı. 2020 yılında işlenen 420 kadın cinayeti içerisinde Pınar’ın katli içerdiği vahşet nedeni ile kamuoyunun gündeminde uzun süre yer aldı, almakta…

Katil Metin Avcı Muğla Emniyet Müdürlüğü’ndeki sorgulaması sonrası, “Canavarca hisle adam öldürmek” suçlaması ile 21 Temmuz’da tutuklanmıştı. Yine katilin kardeşi Mertcan Avcı ise
“Delil karartmak” suçlaması ile 2 Ekim’de Muğla Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’nce tutuklandı. Hazırlanan savcılık iddianamesinde Metin Avcı hakkında ağırlaştırılmış müebbet, kardeşi Mertcan hakkında da 5 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Cinayetin ilk duruşması 8-Kasım’da Muğla 3 Ağır Ceza
Mahkemesi’nde görüldü. 2 Duruşma ise yine aynı mahkemede önceki gün  görüldü.

CHP’DEN YÜKSEK KATILIM AK PARTİ İSE YOKTU.

Dün kolluk güçleri Muğla Adliyesi önünde ve içerisinde geniş önlemler alırken; sivil toplum örgütleri ve vatandaşlar da Pınar Gültekin duruşmasına katılım sağladılar. Davayı izlemek üzere; CHP P.M. üyesi ve Kadın Kolları Genel Başkanı
Aylin Nazlıaka, CHP Kadın Kolları MYK üyesi Nurşen Balcı, CHP Muğla İl Kadın Kolları Başkanı Aysun Korkut ve CHP’nin Muğla’daki tüm ilçe Kadın Kolları Başkanları ve CHP üyeleri duruşma günü Muğla Adliyesi’nde idi. CHP’nin yanı sıra bazı kadın örgüt ve yapılanmaları da Pınar Öztürk cinayeti özelinde tüm kadın cinayetlerini protesto edip, kınama açıklamaları yaptılar. Menteşe Kadın Platformu, İstanbul Sözleşmesi’nin ve 6284 sayılı yasanın hemen uygulanmasını
talep ederek; “Bazı siyasi partilerin ve politikacıların, kadına şiddeti önlemeye yönelik politikalar üretmek yerine; bir erkek cinayetine kurban gitmiş ölü bir kadın üzerinden siyasi rant sağlamaya çalışmalarına ve siyasi kavgalarının malzemesi
yapmalarına izin vermeyeceğiz” görüşlerini dile getirdi. Muğla Kadın Ve Demokrasi Hareketi adına Gülay Şenöz: “Pınar’ın acısını dahi doğru, düzgün yaşamamıza izin vermediler. Özellikle iktidar partisi milletvekilleri ve yöneticileri
böylesi tarifi imkansız acı bir vahşetten dahi siyasi bir hesabın içerisine girdiler.

Kadınlar onların hiçbir anlamda malzemesi değildir. Siyasi malzemesi hiç değildirler. CHP’li bir Muğla Milletvekili’nin taziye dilekleri üzerinden; ‘Bir kaşık suda fırtınalar koparmaya çalışanları’ nedense burada göremiyoruz. Hani Pınar’ın
davasının sonuna dek takipçisi olacaklardı? İnandırıcı olmak adına en azından nazar boncuğu niyetine en azından bir temsilcilerini gönderirler sanıyorduk. Onu dahi yapma gereği duymamışlar” ifadelerini kullanarak ilk ve dünkü duruşma arasındaki zaman diliminde çıkarılan spekülasyonlara dikkat çekti.

AYLİN NAZLIAKA: ”SÖKE SÖKE ALACAĞIMIZ HAKLARIMIZ VAR.”

Bodrum Yurttaş İnisiyatifi Sözcüsü Çiğdem Erko: “Son 1 yılda Muğla’da Güleda Cankel, Zeynep Şenpınar, Nazife Gedük, Kristina Novytska ve Pınar Gültekin erkek katillerin cinayetlerine kurban gitmiştir. İstanbul Sözleşmesini pas pas gibi
çiğnemeye çalışan erkek egemen anlayışın bu cinayetlerde önemli rolü vardır. Kadına yönelik şiddeti olağanlaştırma çabalarına izin vermeyeceğiz. Bu duruşma
öncesinde Pınar Gültekin cinayetini gölgelemeye hizmet eden, dedikodu siyaseti ile gündem saptırmaya çalışan merkezleri iyi tanıyoruz. Onların Pınarlarımızı kurutmalarına izin vermeyeceğiz. Bu çağdışılığı hayatlarımızdan söküp atana değin, özgür, eşit bir dünyayı kurana dek mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz” dedi.

Pınar Gültekin duruşmasına en yüksek katılımı sağlayan CHP Bodrum Kadın Kolu Başkanı Umut Anıl Özdoğan ise konuşmasında: “Kadına yönelik şiddeti önlemeyen, kadını güçlendirmeye yönelik politikaları hayata geçirmeyen,
kürsülerden cinsiyetçi ve ayrımcı nefret dilini çoğaltan, faillerin aramızda serbestçe dolaşmasına yol veren herkes, bu cinayetin suç ortağıdır. Vahşice işlenen bu cinayete karşı, toplumun her kesiminden güçlü bir sesin yükselmesi ve vicdanları
rahatlatacak adaletli bir karar kamu güvenliği için mutlak gereklidir. CHP olarak bugüne kadar, her türlü kadın sorununa hassas davranmaktan ve kadına yönelik her
türlü şiddete karşı tavır almaktan hiçbir zaman geri durmadık. Kadınlara eşit, güvenli gelecek kurmak için sözümüzü söylemekten, kadın dayanışmasını güçlendirmekten asla ödün vermeyeceğiz” diyerek açıklamasını sonlandırdı. Son
olarak CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka ise kadın cinayetlerinin politik olduğunu ifade ederek açıklamasını; “Bu cinayet, yıllardır adım adım örülen; kadını, eşitliği, demokrasiyi, hukuku yok sayanlar tarafından işlenmiştir. Biz yıllardır her bir kız kardeşimizin ardından adliye kapılarında adalet arıyoruz, bu mu
yargıda reform? Karanlık zihniyetlerini topluma yerleştirmek için atama usulüyle söz sahibi olmaya çalışanlar, bilsin ki karşılarında ülkenin her bir yerinden yükselen kadın hareketi var. Birbirine sahip çıkan, dayanışan ve asla pes etmeyen
kadınlar var! Söke söke alacağımız haklarımız var!” diyerek sonlandırdı.

PINAR İKİNCİ KEZ ÖLDÜ

Özellikle kısa bir süre öncesinde CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin’e yönelik çıkarılan asılsız söylentilerin de yarattığı demoralizasyonun duruşmanın gidişatını olumsuz etkilediği görüldü. Duruşmaya katılanlardan Deniz Öztunç: “Bu
dedikodularla Pınar 2 Bir kez daha öldü. Dava gerçek ve doğru seyrinden saptırılmıştır. İşte o asılsız söylentilerin sahiplerinin ve onların bu tutarsızlığını kullanmaya çalışan siyasilerin oluşturduğu fotoğraf gözümüzün önünde” diyerek
tepkisini dile getirdi. Duruşmada Ceren Tunç isimli tanığın ifadesi ortalığı karıştırdı. Gültekin ailesinin avukatı Rezan Epözdemir’e tanık Tunç’un ifadesi esnasında söz verilmemesi gerginliği daha da arttırdı. Pınar Gültekin’in babası Sıddık Gültekin duruşmayı terk etti. Avukat Epözdemir reddi hakim talebinde
bulundu. Mahkeme tutuklu sanıkların tutukluluğunun devamına karar vererek, 3 Duruşma için 15-Ocak’a tarih verdi.