ASAYİŞ Haber Girişi : 07 Nisan 2025 19:14

Karadenizde batan Kafkametlerin sahibi 3 sanık hakim karşısında

Karadenizde batan Kafkametlerin sahibi 3 sanık hakim karşısında
Zonguldakın Ereğli ilçesinde fırtına nedeniyle batan Kafkametlerin donatanı (sahibi) 1i tutuklu 3 kişi, ilk duruşmada hakim karşısına çıktı.Karadeniz Ereğl
Zonguldakın Ereğli ilçesinde fırtına nedeniyle batan Kafkametlerin donatanı (sahibi) 1i tutuklu 3 kişi, ilk duruşmada hakim karşısına çıktı.
Karadeniz Ereğli ilçesinde 19 Kasım 2023te Karadenizde batan Kafkametler Gemisinin mürettebatlarından 5inin cansız bedenine ulaşılırken, Kaptan Cemal Turan, 3üncü Kaptan Berke Çamurtaş, Başmühendis Veli Özel, 2nci Makinist Göksel Özel, Usta Gemici Satılmış Uslu, Gemici Mustafa Nacar ve Yağcı Ömer Hebipin cansız bedenlerine ulaşılamamıştı. 5 denizcinin cansız bedenine ulaşılan, 7 denizcinin ise hala kayıp olduğu faciada bilirkişi raporunda şirketin "tali kusurlu" olduğu belirtilmişti. Karadeniz Ereğli Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanarak Karadeniz Ereğli Ağır Ceza Mahkemesine sunulan iddianamede sanıklar Saffet, Gökhan ve Kayacan Ö. hakkında ayrı ayrı "taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep edilmişti. Karadeniz Ereğli Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ilk duruşmada, geminin donatanları olan Kafkametler Şirketinin yönetim kurulu üyeleri Saffet Ö., Samet Ö. ve Kayacan Ö., SEGBİS aracılığı ile hakim karşısına çıktı.

"Gemi İstanbula gelseydi bu elim kaza vuku bulmayacaktı"
Tutuklu sanık Saffet Ö., suçlamaları kabul etmedi. Kaptan Cemal Turanın basiretsiz bir karar aldığını öne süren Saffet Ö., "(Olayın yaşanması) Kaptanın basiretsiz bir kararı. Biz müdahil olamıyoruz. Geminin bakım ve onarımıyla ilgileniyorum. Ben olmadığım zaman atanmış kişi Aytekin D. ilgileniyor. Eksik olan bir şey olsa gemi yola çıkmaz, gemi devamlı denetleme görüyor. Aytekin D, gemi kaptanına İstanbula devam etmesi noktasında tavsiye etmiş. Kaptanın kararı yanlış bir tutum olmuş. Ereğliye gideceğine İstanbula gelseydi bu elim kaza vuku bulmayacaktı. Gemi kaptanı Cemal Turan, Aytekin D.nin tavsiyesine uymamış, uymak zorunda da değil. Gerisi kaptanın kararına kalmış. Ben suçlamaları kabul etmiyorum, beraatımı istiyorum" şeklinde konuştu.
Şirketin yönetim kurulu üyesi Kayacan Ö. ise Kafkametler gemisinin 2022 yılında ağır bakımlarının yapıldığını ifade ederek, "Türk bayraklı tek bir gemimiz vardı. Söz konusu olayda batan gemidir. Herhangi bir eksik yoktu, bakımlarını yaptık, belgelerini aldık. Eksik olsa zaten yük taşınmasına izin verilmez. Her limanda gerekli görüldüğünde denetleme yapılıyor. Bazılarında ise rapor tutuluyor" ifadelerine yer verdi.
Olayın yaşandığı gün ilgili kurumlara bilgi verdikten sonra Karadeniz Ereğli ilçesine yola çıktıklarını anlatan Kayacan Ö., "Yola çıktıktan sonra 3-4 saatte Ereğliye geldik. O saatte olay teyit edildi. Devlet kendi ekibini kurarak arama kurtarmalar yaptı. Biz de bilgi olarak yardımcı olmaya çalıştık. Bu olaydan dolayı üzgünüz. İçlerinde 10-15 yıllık tanıdıklarımız var. Beraber ekmeği bölüştüğümüz insanlar vardı. Böyle bir şeyin olmasını istemedik" dedi.
Tutuksuz sanık G.Ö. de geminin askeri mendireğe çarptığını öğrendikten sonra hep birlikte şirkette toplandıklarını, yaşanan olaydan dolayı üzgün olduklarını belirtti.
Rusyadan yola çıkan geminin rotasının İstanbul Boğazını geçerek İzmire inerek yükünü boşaltacağını, rotasının bu yönde olduğuna dikkat çeken sanık avukatı, geminin kaptanının Karasu önlerine geldiğinde önlerinde 6 saatlik yol varken şirketin Boğaza gitme tavsiyesine uymadığı yönündeki iddiaları yineledi. Sanık avukatı, 2004 yılında bir kaza yaşandığına atıfta bulunarak, bu sebeple boğaz geçişi kapalı bile olsa kıyı emniyetinin küçük gemileri boğaz içine aldığının altını çizdi. Sanık avukatı ayrıca, olağanüstü hava şartlarında olayın meydana geldiğini sözlerine ekledi.

"Gemide sürekli bakım yapılmadığını düşünüyorum"
Kazadan bir gün önce gemi çalışanı olan babası Tamer Özer ile görüştüklerini anlatan Atınç Özer, "Kastamonu açıklarındaymışlar. İstanbul Boğazı kapalı olursa Karasu veya Ereğliye gideceklerini bana söyledi. Son seferiydi, İzmirde yükü indirdikten sonra işi bırakacaktı. Gemi Zonguldakta bir kere arıza vermiş. Gemide sürekli bakım yapılmadığını düşünüyorum. Geminin girmesine izin vermeyen Karasu ve Ereğli Limanı yetkilileri ile Ereğli pilot sorumlularından şikayetçiyim" şeklinde konuştu.
Eşinin 15 yıldır gemide çalıştığını söyleyen Nuran Özer ise geminin ısıtma sisteminde bile arıza olduğunu hatırlatarak, "Karasuya gittiklerini, havanın kötü olduğunu söyledi. Son seferiydi. Geminin kalorifer tesisatı çalışmıyordu. Evden giderken ısıtıcı alıp gitmişti" dedi.
Duruşmada ayrıca daha önce ortaya atılan geminin yakınında mayın patladığı iddiaları da tartışıldı. Tamer Özerin oğlu Alper Özer, geminin hasar gördüğünü, derme çatma bakımlar yapıldığını, tesisatın yapılamadığını ve babasının evinden ısıtıcı götürdüğünü sözlerine ekledi.

"Babamın fütursuzca karar aldığını söyleyenlerden şikayetçiyim"
Babası hakkındaki iddialara tepki gösteren gemi kaptanı Cemal Turanın kızı Özlem Çakar, babasının 40 yıllık denizcilik tecrübesi olduğunu söyleyerek, "Babamın suçu yoktur. Babamın fütursuzca karar aldığını söyleyenlerden şikayetçiyim. Rusyaya gitmeden önce bir hafta Tuzla Tersanesinde arıza için parça bekledi" ifadelerini kullandı.
Cemal Turanın diğer kızı Meltem Akkuş da, "Karasu Limanında da alay edercesine gemiyi alamayacaklarını söyleyip, Ereğlide şansınızı deneyin denmiş. Ereğlide de iki gemi çarpışması olduğu için limana alınmamışlar. Kaza yapan gemiye kimse yardıma gitmemiş. Şirket sahipleri bizimle iletişime geçmedi. Tüm sorumlulardan şikayetçiyim" dedi.
Gemi kaptanı Cemal Turanın Fransada yaşanan bir fırtınada gemisini güvenli alana taşıdığı gerekçesiyle ödül aldığını ve gazetelerde haber konusu olduğunu anlatan oğlu Bora Turan ise, "Irgattaki arıza nedeniyle çapa toplanmadı. Toplanmış olsaydı gemiyi limana sokardı. Olay sonrası biz geminin battığını İçişleri Bakanı Ali Yerlikayadan öğrendik" ifadelerini kullandı.

"Gelinime Mustafayı niye arıyorsun? Arama öldü dedi"
Gemici Mustafa Nacarın babası Mehmet Nacar, bir gün önce oğluyla konuştuğunu, kendisine dalgaların geminin üzerinden aştığını söylediğini anlattı. Baba Nacar, "İzmire gideceklerini, İstanbulda tersanede bakım yapılacağını söyledi. Oğlum ilk kez bu gemiye katıldı. Ereğliden ilk kez gemiye bindiler ve burada gemi battı. A.D. bizimle irtibat kurmadı, 3 aylık gelinime, Mustafayı niye arıyorsun? Arama öldü şeklinde sözler söyledi. Bizim de bu şekilde haberimiz oldu" dedi.

"Geminin battığını haberlerde gördük"
Geminin 3. Kaptanı Berke Çamurtaşın babası Güngör Çamurtaş, haberlerde olayı görünce ilçeye hareket ettiklerini söyledi. Çamurtaş ayrıca, şirket yetkililerinin başsağlığında bile bulunmadığını sözlerine ekledi.

"54 yıllık yaşamımda böyle bir fırtına görmedim"
Kafkametler Şirketinde 4 yıldır karada yetkilendirilmiş kişi olarak görev yapan Aytekin D., mahkemede tanık olarak dinlendi. Hava durumunun kötü olduğunu öğrenince geminin kaptanı Cemal Turana ulaştığını anlatan Aytekin D., şunları söyledi:
"Havanın kötü olduğunu, İstanbula gelmesini tavsiye ettim. İstanbula gelirseniz acente olarak devreye gireceğimi, yardımcı olacağımı söyledim. Karasuya kadar gelmişken Ne gerekiyorsa yaparız. dedim. Bunun üzerine emniyetli görmediğini söyleyerek, Ereğliye döneceğini söyledi. Yaşı benden büyük olduğu için tamam ağabey. dedim. Orada da aynı durumla karşılaşma, gerekirse sorabilirsiniz. dedim. Son konuşmamız bu şekildeydi. Gemi 18 Kasımda dış limana demirlemiş mesajı geldi. 19 Kasım sabahı aradım demir taraması yaptığını söyledi. Daha sonra da irtibat sağlayamadık. Ereğliye geldik. 54 yıllık yaşamımda böyle bir fırtına görmedim. Bozhane limanı çok kötüydü, görüş mesafesi sıfırdı. Gemide daha önceden bir arıza yoktu. Arıza olsa gemiye zaten kalkış izni verilmez."

"(Mayın patlaması) Gemide hasar olsa zaten oradan göndermezlerdi"
Ukraynada geminin yakınında mayın patladığında hasar oluşup oluşmadığı yönündeki soruya yanıt veren Aytekin D., "Gemi kaptanı beni aradı kıç tarafında bir patlama olduğunu söyledi. Geminin durumunu bildirdik. Hemen Ukrayna sahil güvenlik ekipleri geldi. Denetim yaptılar, kontrol ettiler. Kaptan bir hasar yok dedi. Gemide hasar olsa zaten oradan göndermezlerdi. Geminin ağır bakımları yapıldı. Gemide ufak tefek arızalar olabilir, bu arızalar mühendis tarafından giderilir. Büyük arıza olsa zaten yola çıkılmaz. Herhangi bir arıza olursa ufak tefek onlar kendileri yapıp kayıt tutarlar" şeklinde konuştu.

"Her şeyi çalışır vaziyette kendisine teslim ettim"
Cemal Turandan önce geminin kaptanlığını yapan İbrahim G. de mahkemede tanık olarak dinlendi. İbrahim G., "Yakınımızda 30-40 metrede mayın patladı. Sahil güvenlik geldi denetim yaptı. Her tarafının kontrolleri yapıldı. Öyle bir arıza olmuş olsa zaten izin vermezler. Benden sonra geminin kaptanı olan Cemal Turana gemiyi teslim ettiğimde her şey çalışıyordu, çalışır vaziyette kendisine teslim ettim" dedi.
Sanık Saffet Ö.nin sabit ikametgah ile tahliyesini isteyen sanık avukatı, bilirkişi raporunun ön rapor şeklinde olduğunu öne sürerek itirazda bulundu. Tutuklu sanık Saffet Ö.nün tutukluluk halinin devamını talep eden cumhuriyet savcısı da, mütalaasında dosyadaki eksikliklerin giderilmesini talep etti.

Tutuklu sanığa oy çokluğuyla tahliye kararı
Mahkeme heyeti, tutuklu sanık Saffet Ö. hakkında oy çokluğuyla adli kontrol hükümleri uygulanarak yurt dışına çıkış yasağıyla tahliyesine karar verdi. Sanıkların görev ve sorumluluklarının tespit edilmesi, dosya kapsamında bulunan bütün bilgi ve belgelerin incelenerek kusurlu olup olmadıkları; kusurlu olmalarının tespiti durumunda da asli ya da tali kusurlu olup olmadıkları yönünde rapor düzenlenmesine karar verildi. Duruşma, 7 Temmuz tarihine ertelendi.
Mahkeme sonrası gazetecilere açıklamalarda bulunan mağdur avukatı Hasan Ali Tan, üç sanık hakkında tutukluluk talep ederken tutuklu sanığın da tahliye edilmesine tepki gösterdi. Tan, "Batan gemide adalet arayışına devam edeceğiz" şeklinde konuştu.