Adli Tıp 2'inci İhtisas Kurulu, tıbbi açıdan kesin bir ayrım yapılamadığını ve izin kime ait olduğunun tespit edilemeyeceğini bildirdi. Ancak izin Narin'in kaybolduğu gün oluştuğu tespit edildi.
Diyarbakır'da 21 Ağustos'ta ortadan kaybolduktan 19 gün sonra cansız bedeni dere kenarında çuval içerisinde bulunan 8 yaşındaki Narin Güran'ın öldürüldüğü kesinleşti. İstanbul Adli Tıp Kurumu'nun raporuna göre boğularak öldürülen Narin cinayetine ilişkin soruşturma devam ederken, Adli Tıp 2'nci İhtisas Kurulu, ağabey Enes Güran'ın kolundaki diş izlerinin kime ait olduğuna dair raporu da tamamladı.
Raporda, cinayetin tutuklularından Enes Güran'ın kolunun kardeşi Narin, annesi Yüksel ya da kendisi tarafından ısırılıp ısırılmadığının ayrımının yapılamadığı ve bunun kesin olarak tespit edilemeyeceği belirtildi.
'TIBBİ AÇIDAN AYRIM YAPAMAYIZ'
Raporda, şu ifadelere yer verildi: "Enes Güran'ın sağ ön kolunda tarif ve tespit edilen yumuşak doku lezyonlarının lokalizasyonu, travmatik etkileri, rengi dikkate alındığında olayın gerçekleşme zamanın Narin’in kaybolduğu günle uyumlu olduğu, Mevcut lezyonların görünümü itibariyle, insan ısırık izi ile uyumlu olabileceği, Adli Tıp Kurumu Adli Bilişim ihtisas Dairesi Ses ve Görüntü inceleme şubesinin raporu, Yüksel Güran'a ait olduğu bildirilen ağız ve diş ölçü modelleri, Enes Güran'ın diş ve çene muayenesi ile alınan diş izleri, Narin Güran'a ait panoramik grafi, otopsi verileri, skopi görüntüleri ve fotoğraflardan elde edilen diş ve çene bulguları hep birlikte değerlendirildiğinde;
Enes Güran'ın sağ ön kolundaki lezyonların Yüksel Güran, Enes Güran ve Narin Güran tarafından ısırılmak sureti ile meydana getirilmiş olabileceği, ancak söz konusu lezyonların Amerikan Adli Diş Hekimleri Birliği ABFO kriterlerine göre '5 sonuçsuz' kategorisinde olduğu, dolayısıyla diş izinden kimlik tespitine dönük özellikleri tanıya elverir ölçüde içermediği, eldeki tüm verilerle tüm bu hususlar değerlendirildiğinde Enes Güran'ın, Yüksel Güran tarafından mı Narin Güran tarafından mı yoksa kendisi tarafından mı ısırılmış olduğu konusunda adli tıbbi açıdan kesin bir ayrım yapılamadığı mütalaa edilmiştir."
öte yandan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Diyarbakır'da katledilen 8 yaşındaki Narin Güran soruşturmasına ilişkin açıklamalarda bulundu. Yılmaz Tunç, "Karanlıkta hiçbir şey kalmayacak. Bir takım kamera görüntüleri inceleniyor. Deliller var ifadelerde çelişkiler var. Soruşturma aşamasında şu anda 12 şüpheli tutuklu" dedi.
Bakan Tunç'un açıklamalarından satır başları şöyle: "Narin kızımızın maalesef cansız bedeni 19 gün sonra bulundu. Gerçekten milletçe bizi derinden sarstı. Milletçe hunharca bir cinayete kurban gitmesi bizi çok üzdü. Bu kapsamda soruşturmalar da etkin bir şekilde devam etti. Bizi derinden sarsan olayın aydınlatılması için gayretler sürüyor. Elde edilen deliller var, ifadeler var. Soruşturma aşamasında şu anda 12 şüpheli tutuklu. 3 adli kontrol kararı verilen kişi var. Bu soruşturma kapsamında 268 kişinin ifadesi var.
HTS kayıtları var, geriye dönük inceleniyor. Bunun yanı sıra baz çakışmaları tespit edildi. Cinayet mahallinde kimlerin olduğuna yönelik baz çalışmaları yapılıyor. Birtakım kamera görüntüleri var, bunlar TÜBİTAK'a gönderildi. DNA tespitleri var.
Gizlilik kapsamında özellikle teknik verilerle ilgili kamuoyuna yansımayan hususlar söz konusu. Narin kızımızın katilleri mutlaka bu soruşturma kapsamında tespit edilecek, yargı huzuruna çıkarılacak. Çok uzun sürmez. Hesap verecekler."