Bayramın gelmesiyle, oruç süresince devam eden uzun süre açlık psikolojisinden çıkıp özgürlük hissiyle her şeyin tadına bakma isteği ve daha fazla yemek yeme ihtiyacı yaşanabilir. Ama bu dönem kontrolü kaybetmemekte fayda var.
HAFİF YİYECEKLER OLMALI
Ramazan boyunca azalan öğün ve küçülen porsiyonları birden arttırmak midede hazımsızlık gibi bazı problemlere neden olabilir. ”Zaten 1 ay boyunca az yedim, 3-4 günlük bayramda bir şey olmaz ” gibi bir düşünce yapısına sahip olmak size ve vücudunuza zarar verebilir. Hafif bir kahvaltı ile güne başlamanız en doğru tercih olacaktır. Kahvaltınız da tam tahıllı yiyeceklerle , kalsiyum ve protein kaynağı olan yumurta ve peynirle, lif ve C vitamini kaynakları olan yeşilliklerle sağlıklı bir kahvaltı tercih edebilirsiniz. Kahvaltıda özellikle sucuk, pastırma gibi işlenmiş besinlerden, kızartılmış ve hamur işi yiyeceklerden kaçınmanız gerekir. Bayramın gelişiyle uzun süreli açlık sonrasında ilk üç beş gün üç ana öne geçmeniz midede bir şişkinlik rahatsız yaratabilir. Bir uzmanla çalışıyorsanız dengeleme yapabilirsiniz.
Aşırı miktarda yemekten kaçınıp az ve sık yemek yenmeli. En az iki ara, üç ana öğün olacak şekilde planlanmalı. Ayrıca iyi çiğneyerek midenin yükü hafifletilmeli.
Mümkünse ögle protein yani et grubunu tercih etmeli, akşam yemeğinde ise sebze seçimi ile akşam atıştırma alışkanlığı yeniden eski düzene döndürülmelidir.
Bayram ziyaretlerinde ikram edilen hamur tatlıları ve çikolatalardan çok az miktarda yemeli. Ayrıca seçici olunup her ziyaret edilen yerde verilen her şey tüketilmemeli.
Çay, kahve gibi kafeinli içecekler fazla tüketilmemeli, daha çok bitkisel çaylar ve su tercih edilmeli.
Ramazan aylarında su tüketiminin az olmasından dolayı vücutta oluşabilen su kaybının yerine konulabilmesi için su ve sulu gıdaların tüketimine önem verilmeli.
Diyabetliler, kalp hastaları, yüksek tansiyonu bulunanlar ve özel diyeti olanlar beslenme düzenini kesinlikle bozmamalı.
HAREKETSİZ KALMAYIN!!
Yaşadığımız pandemi süreci ve bu uzun sıcak yaz günlerinde her ne kadar evde olsak da esneme hareketleri, basit egzersizler ve fiziksel aktiviteler yapabilirsiniz. Oruç tutulduğunda iki öğün beslenme ile yavaşlayan bazal metabolizma hızınızı arttırmak için gün içinde 45-60 orta şiddetli fiziksel aktiviteler bunun için yeterli olacaktır.
PORSİYON KONTROLÜNÜ SAĞLAYIN!
Sindirim sisteminizi çok yormamak için ağır yemekler yerine hafif yemekleri tercih etmeye özen gösterin. Yemeklerinizi hazırlarken fırınlama, buğulama, haşlama yöntemlerini kullanın. Yemeklerin yağ ve tuz oranını azaltıp baharatlarla zenginleştirebilirsiniz. Her gün 5 porsiyon sebze ve meyve tüketmeye özen gösterin. Özellikle sürekli yapılan tatlı ısrarlarına evet dememeniz ve taze meyvelerle tatlı isteğini bastırmanız iyi olacaktır. Tatlı ihtiyacınızı frenleyebilirsiniz! Obezite ve kalp hastalıkları şeker tüketiminin tetiklediği hastalıkların başında gelmektedir. Herkes tatlı sever ama gelin biz bu tercihinizi sağlıklı olanlardan yapalım. Çünkü şu an meyvelerin en zenginleştiği, en çoğaldığı dönemdeyiz. Çilek, erik gibi hem su bakımından hem lif açısından zengin hem de porsiyonu bol miktar da yapabileceğiniz meyveleri tercih etmek için pek çok neden var. Tatlı ihtiyacınızı, porsiyon kontrolünü sağlayarak meyvelerden karşılayabilirsiniz.
Sevdiklerinizle uzaktan da olsa kucaklaşabildiğiniz nice sağlıklı bayramlar dileriz…
BESLENME UZMANI DİYETİSYEN FUNDA SAĞKAL