Korkusuz yazarı Can Ataklı, 'Saray'a giden CHP'li' tartışmalarını değerlendirdi. Ataklı, "Bu olayda çok açık biçimde sarayın çok kârlı olduğu görülüyor. " diye yazdı.
Korkusuz yazarı Can Ataklı, bugünkü yazısında "Erdoğan, kenarda “kazanmış” gibi algılanmanın ve muhalefete topyekûn bir saldırı daha yapabilmiş olmanın hazzını yaşıyor." yorumunu yaptı.
"Bu olayda çok açık biçimde sarayın çok kârlı olduğu görülüyor. " diyen Ataklı'nın yazısından ilgili bölüm şöyle:
“Saraydaki CHP’li” olayı kimin işine yarıyor?
Haberin doğruluğu, yanlışlığı artık önemini kaybetti.
Bir CHP’li saraya çıkmış ve Erdoğan’la konuşmuş ya da konuşmamış, ne fark eder artık.
Gelinen sonuca bakın.
Türkiye’nin en önemli belediyelerini AKP’nin elinden almış, zamanında yapılması asla mümkün olmayan bir genel seçime hazırlanması gereken en büyük muhalefet partisi, kendi içinde korkunç bir kavgaya tutuşma aşamasına getirilmiş.
Bazı konuları irdelerken “kime yaradığına” bakmak gerek.
Bu olayda çok açık biçimde sarayın çok kârlı olduğu görülüyor.
CHP karışıyor, parti içi muhalefet sesini çok yükseltiyor, ama bundan bir sonuç alamıyor, CHP’de yönetim değişmiyor ama çok yıpranıyor.
Erdoğan daha ne istesin ki?
Kısa bir süre sonra kaybedeceğini biliyor Erdoğan. Tüm amaç biraz daha zaman kazanmak, Amerika ve Batı’nın desteği ile iktidarını biraz daha sürdürmek ve gidecekse bunu kazasız belasız yapabilmek.
Bu olayda “Herkes oyuna getirildi” demek de yanlış bana göre.
Farkına vararak ya da varmayarak, adı geçen herkes bir anlamda oyuna getirildi getirilmesine de suçlu arayarak vakit kaybetmenin anlamsız olduğunu belirtmek isterim.
Ancak şunu net olarak gözlemliyorum;
1- Muharrem İnce’nin bittiğini söyleyenler yanılıyor.
2- Kılıçdaroğlu’nun artık yerinde kalamayacağını düşünenler yanılıyor.
3- CHP’de ciddi bir yönetim değişikliği olacağını düşünenler yanılıyor.
4- CHP’de genel başkan olma rüyası görenler yanılıyor.
5- AKP’nin bu tezgahtan sonra kurtulacağını sananlar yanılıyor.
6- Gazetecilik yaptıklarını söyleyerek kendilerini kurtarmak isteyenler yanılıyor.
Erdoğan, kenarda “kazanmış” gibi algılanmanın ve muhalefete topyekûn bir saldırı daha yapabilmiş olmanın hazzını yaşıyor.
Tabii kısa süre için.
Sonrasının cehennem olma ihtimalini elbette saraydaki her zeki insan görüyor zaten.