Muğla'da 2021'deki yangında büyük zarar gören Bodrum'a bağlı Mazı Köyü şimdi de rüzgar enerjisi santrallerinin (RES) tehdidi altında.
2021'in ağustos ayında Muğla Milas'ta çıkan ve Bodrum'a sıçrayan yangında köyün büyük kısmı kül oldu. Yangından kısa süre önce bölgenin yenilenebilir enerji kaynak alanı ilan edildiği ortaya çıkmıştı. Yangından sonra köylülerin zeytincilik, arıcılık ve hayvancılık yaptığı tapulu arazilerine şerh kondu.
ALMAN ENERJİ ŞİRKETİNİN RES PROJELERİNE ONAY
Almanya'nın en büyük rüzgar enerji santrali üreticisi olan Enercon, bölgede hayata geçirmek istediği Artuna ve Artuna II RES projeleri için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan 'ÇED olumlu' kararları aldı.
MAZI KÖYÜ SAKİNLERİ TAPULARINA KONAN ŞERHİ YARGIYA TAŞIYACAK
Tapulu arazilerine acil kamulaştırma kararı verilmesinden endişe eden Mazı Köyü sakinleri, Latmos Platformu’nun üyeleriyle toplantı yaptı. Köy halkı tapularına konulan şerhin ve projenin iptali için hukuk mücadelesi başlatmaya hazırlanıyor.
'BURASI TURİZM CENNETİ, DÜNYANIN GÖZ BEBEĞİ'
Artı Gerçek’e konuşan köy muhtarı Müjdat Yakar, rüzgar türbinlerine yer seçiminden dolayı karşı çıktıklarını söyledi. Yakar, "Burası turizm cenneti ve dünyanın gözbebeği bir merkez. Bekleyen başka RES projeleri de var. Bizim burada zeytincilik, arıcılık var. Ana geçim kaynağımız bunlar. Dağlarda göçebe hayvancılık da yapılıyor. Mera alanlarımız da bu projeden etkileniyor. RES’ler dikildiğinde her tarafı tel örgü ile kaplayacaklar. Akrabalarımızın olduğu yukarıdaki bir köy ile de bağlantımız kesilecek" dedi.
'PROJE HAYATA GEÇERSE GÖÇE ZORLANIRIZ
Proje hayata geçerse göç etmek zorunda kalacaklarını belirten Yakar, "Köy merkezine bu kadar yakın bir çevrede yapılması bir art niyet taşıyor. En yakın direk köy merkezine kadar girmiş olacak. Biz hem tapu şerhlerinin kaldırılması hem de projenin iptali için dava açacağız. 2021’de bu bölge yandı ve alanın bir kısmı yeniden ağaçlandırılmıştı. Tapuya şerhler de 2021’deki yangından hemen sonra kondu. Eğer bu proje hayata geçerse biz göçe zorlanırız. Şu anda bunun altyapısı kuruluyor. Mazı köyü bin 500 yıllık bir köy. Durduramazsak yerlerimizden yurtlarımızdan olacağız. Köy namına bir şey kalmaz. Bütün köy olarak hepimiz karşıyız. İlk toplantımızı yaptık. Yine bir halk toplantısı yapacağız. Dava açıp bu projeyi durduracağız" diye konuştu.
'YANGINDAN BİRKAÇ GÜN SONRA TAPULARA ŞERH KONDU'
Artı Gerçek'e konuşan köylülerden Cemre Çelikkanat, şunları dedi: "Bilinçli bir yurttaş olarak temiz enerjiye değil izlenen yanlış politikaya karşıyız. 2021 yılının mart ayında Resmi Gazete’de köyümüzün bir kısmı Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanı ilan edildi. Daha sonra ağustos ayında yangın çıktı ve bundan birkaç gün sonra da tapulara şerh konuldu. Zaten yangından ciddi sayıda zeytin ağaçımı da kaybettik. Bir de bunun üzerine kalan zeytinlik arazilerimizin önemli bir kısmının tapularına şerh konuldu. Beni köylü yapan şeyler burada zeytinler, tarım ve hayvancılık. Sadece benim 50 dönüm arazime şerh konuldu. Kamulaştırma yaparlarsa benim 600-700 zeytin ağacımdan sadece iki tane elimden kalacak. Benim atamdan dedemden kalan yere göz koydular. Benim paha biçemediğim yere devlet nasıl değer biçiyor? Kültürel değerlerimizden de yerimizden yurdumuzdan da vazgeçmeyiz."
'TOPRAKLARIMIZI ELİMİZDEN ALMAYA ÇALIŞIYORLAR'
"Topraklarımıza çökmenin hesabı yapıyorlar" diyen Çelikkanat, şöyle devam etti:"Sadece Yukarı Mazı’nın, diğer köyleri içine eklemiyorum, zeytinliklerinin yüzde 70’inde şerh var şu anda. Biz bundan dolayı karşıyız. Bizim topraklarımızı elimizden almaya çalışıyorlar. Bütün köylünün de düşüncesi de bu şekilde. Köylülerimiz topraklarını savunmayı bilir. Biz şu anda hukuksal yollardan haklarımızı korumaya çalışıyoruz. Latmos Platformu ile birlikte bir yol yürüyoruz. Yangından etkilenen bölgelerin birçoğunda ağaç dikimi yapılmadı. Burada RES projesinin zeminini hazırladılar. Bu proje hayata geçerse köyümüzde zeytincilik, arıcılık ve tarım biter. Bugün bunu yapan yarın köyü de yerinden kaldırmaya gelirlerse şaşırmayız. İkizköy gibi olabiliriz."
ARTUNA RES HAKKINDA
Artuna RES projesi kapsamında şirket, Bodrum ve Milas ilçelerinde 23 adet rüzgar türbini dikmeyi planlıyor. Türbinler konutlara 840 metre mesafede. Proje hayata geçerse 85 hektarlık alanda 12 bin 589 ağaç kesilecek. Proje sahasında iki tane endemik tür bulunuyor.
ARTURNA II RES HAKKINDA
Artuna II RES Projesi kapsamında Bodrum ve Milas ilçelerinde 22 adet rüzgar türbini dikilmesi planlanıyor. Türbinlerin konutlara uzaklığı 360 metre. Proje tanıtım dosyasında yer alan bilgilere göre tüm türbinler orman alanında kalırken, dokuz türbin alanı Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi / Turizm Merkezi sınırlarında yer alıyor. Proje hayata geçerse 41 hektarlık alanda 4 bin 565 ağaç kesilecek. Bu RES sahasında da beş endemik bitki türü bulunuyor.